Havadan gelen topu yere inmeden kullanmak istediğimiz bir andayız. Topun gelişi bazen geç, bazen sert olabiliyor. Bu olağan gelişler için fizik kurallarına itiraz etmiyoruz fakat aynı top bazen falsolu ya da hileli olabiliyor.
Her iki durumda da olasılıkların fazlalığıyla ilgili değil, topun adil gelişi ile ilgileniyoruz.
Misal, erken gelen topu kalbe indirmiyoruz. Hadi bir hata edip indirdik diyelim, tüm fikri göğsümüzde ezmiyoruz.
Maçın gidişatında stratejinin ve skorun her vakit değişeceğini bilerek oynuyoruz.
Diyelim ki çok inandık, çok koştuk, çok yorulduk ama hep aynı yerdeyiz, o zaman da aynı takımda ısrar etmiyoruz.
Bize inanmayan hiç kimse ile beraber koşmuyoruz. Çünkü futbol aptallara göre bir oyun değildir.
Koreograf | Yeşim Coşkun |
Yaratıcı Ekip ve Dans | Ayça Akça , Cansu Bolat , Hande Cedimoğlu , Ezgi Coşkun , Yeşim Coşkun |
Müzik | Ümit Uçar |
Metin | Ekip Çalışması |
Işık | Ahmet Coşkun |
Fotoğraflar | Zeynep Papuçcu |